Hacı Arif Efendi [1246-1327 / 1830-1909]
Emir Şeyhleri denilen bir aileye mensup olan hattat, Rumeli'de yetişen sanatkarların büyüklerindendir. Hattatlar arasında “Filibeli” veya “Bakkal Arif” olarak anılır. Doğduğu Filibe'de medrese öğrenimi sırasında Yürüyüş Camii hatibi İsmail Efendi'den aklam-ı sitte dersleri aldı. 1878 Osmanlı-Rus Harbi'nde İstanbul'a geldi ve Saraçhanebaşı'nda bir bakkal dükkanı açarak geçimini temin ederken yarıda kalan hat öğrenimine devam etmek için devrin Hafız Osman'ı sayılan Şevki Efendi'den meşke başladı ve yazdığı bir hilye ile 1301/1883'te icazetname aldı. Sayısız meşk, kıt'a, murakka, Evrâd, Delâil, levha ayrıca bir de Kur'an yazmıştır. Ketebesi (imzası) es-Seyyid el-Hac Ahmed Arif şeklindedir. Daha ziyade sülüs ve nesih ile uğraşmıştır. Şehzade Camii'nin sol kapısı dışındaki celî besmele için Sami Efendi'nin “Dünya kurulalı beri böyle besmele yazılmamıştır; lakin yer olup da bir karış uzun olsaydı.” dediğini Necmeddin Okyay nakleder. Öğrencileri arasında en meşhurları Aziz Efendi, Elmalılı Küçük Hamdi Efendi ve Necmeddin Okyay'dır.
Arif Efendi, aklam-ı sitte'de Şevki Efendi şivesinde; celî yazıdaysa kendine has bir yoldadır.
|